14 HAZİRAN 2014/CUMARTESİ
_” Alın yazımda bölünmüş paramparça hatırasın…”
15 HAZİRAN 2014/PAZAR
_” Benimle mutlu olunmaz. İşte bunu anlatamıyorum…”
G. DÜŞENLER
14 HAZİRAN 2014/CUMARTESİ
_” Alın yazımda bölünmüş paramparça hatırasın…”
15 HAZİRAN 2014/PAZAR
_” Benimle mutlu olunmaz. İşte bunu anlatamıyorum…”
G. DÜŞENLER
12 HAZİRAN 2014/PERŞEMBE
BULUŞMA
Yüreğimin kıyılarında,
Buluşma gemileri var.
Deli taylar ürkekliğinde zaman,
Tepemde siyah yağmur bulutları;
Dudaklarını anlatmaya arala…
Gözümden düşen her damla,
İçimde söndürülemeyen yangın kokusuna sebep oluyor…
13 HAZİRAN 2014/CUMA
Yağmura düğümlenme yaşarken,
Debelenen sancıları başıboş bırakma;
Neler duymadın neler ardından,
Toplu firarların akıbeti acı oluyor sonra…
Bitmeyen cümlelerde,
ölümlere gebe düşler anlatılır.
Sonra ince hüzünler,
Gözyaşlarından tutunma halatları;
En derininde gözlerinin rengi,
Aşka ıslanmış mendil gibi…
Seni hatırlamak ilk günden,
Sonra düşman ikizleri bir araya getirmek;
Korkunç bir düşünce misali,
Yüreğe açılan bir kara delik;
Aşkın başka dilde anlatımı…
Bir gönül kıyısında buluşmak,
En derin gözlerde ölmelerin ardından;
Tutup her şeyi gömmek lazım sevince,
Yutkunamadığım hasretlere inat;
Bu uzun yolculuk öncesi…
Zamansız gelmelerdir sevdalanma,
Anladım;
Buluşmalar kaçmalara has,
Gözlerin yakalanışında…
G. DÜŞENLER
11 HAZİRAN 2014/ÇARŞAMBA
ŞAİR SEVİYOR
Mısralarımı ziyan etme,
Ömrüm gibi boşa gitmesin.
Seni anlatır,
Sen varsın kelimelerde;
Sanadır hepsi.
Sesinin titreyişini bulacaksın;
Bende kalan kokun gizli iki satır arasında,
Şairce yazılmış mısralarım…
Şiiri sev,
Şair zaten seni seviyor…
G. DÜŞENLER
09 HAZİRAN 2014/PAZARTESİ
HÜZNÜ SIRLADIM
Hüznü sırladım; anlamayan göremez,
Zaman iki de bir niyetini bozsa da.
Kızmadan yaşamak zamana;
Ya da şakalardaki aklara bakarak,
Kendi öfkemi söndürenim…
Ömrüm hazan zamanında,
Alt üst olur anılar;
Ardından arkada kalan gözler olur.
Her bulut bir çift göz taşır san ki,
Sırrını sağlayamadığımız zamanda ağlar.
10 HAZİRAN 2014/SALI
Ardı arkası kesilmez anlatıların,
O zehir zıkkım olan yaz aşklarının.
Gündüzün; bir gecenin ardından gelişi var,
Bir de ömrün; kalkmayan yatağı gibi dönüşü…
Sabahların en kahırlı zamanlarıdır;
Gidenlere gelenlere alışmaya çalışmak…
Aklın topunun kaçtığı andır;
Olanlara meraklanmak,
Ardından dünkü aşkın meyveleri ellerde;
Sade ve temizken…
Bir köşe daha dönüldü,
Duygu duraklarına gül bırakılarak;
Ardından hüzün sırlandı,
Utanmadan;
Zamana meydan okurcasına.
Her masal bir kahraman yaratır,
Zamanın seyir defterinde…
Herkes büyüdü bende,
Ben çoğalamadım kendimde;
Uçlarında dolaştım zamanın,
Atlarını çatlattı periler peşimden…
Zaman yatağına yatırdım dertleri,
Hem de sabahlar olmadan;
Hüznü sırladım görünmez…
G. DÜŞENLER
06 HAZİRAN 2014/CUMA
CELLADIMI ARIYORUM
İsalar geldi aklıma; Nesimiler geldi,
Uzun yaz günleri güneşi.
Çöllerin susuz ve sonsuzluğunu düşündüm,
Seni çarmıha gerdim defalarca…
Faili meçhuller geldi aklıma; tetikçiler geldi,
Uzun namlulu suikast silahları.
Gecelerin siyahını ve sessizliğini kolladım,
Binlerce mermi döşedim bedenine…
Gidenleri düşündüm; ardına bakmayanları,,
Uzun geceleri süsleyen yalanları.
Özledim ellerdeki kınaların kokusunu,
Adının üstüne kaç çizgi çektim bilmiyorum…
Hızlandırmadım kaçışlarımı; prangalardayım,
Uzun zamandır öldüremedim seni.
Geçirdim boynuma verdiğin acılı ipi,
Celladımı arıyorum…
G. DÜŞENLER
05 HAZİRAN 2014/PERŞEMBE
AYRILMA
Gözle görülmeyen sevgiler gibi,
Zıtlıklarla uğraşıyorum.
Ölçüsünden kaçık çıplak ayak,
Manasından ağır kokan cümle;
Zamana yenik düşmek var,
Suça bakan renkleri severken…
Cinneti bilmez yüreğim,
Ben Cehennem de; Cehennem bende zaten.
Kuytularda dururken pişmanlıklarım;
Üşüyen bedenleri örtsün istiyorum,
Yırtılan gökyüzü…
Ayaklar yerin tavrını bilmez,
Bir uzun yolculuk öncesi;
Üstelik ağırlığımca yorgunum,
Hayat denen dairede…
Eşine rastlamak yok dünden kalmaların,
Sende çoğalan sevgi var yarım yamalak.
Zaman sabırsızlıktan çürürken,
Tükenen yolun sonunda;
Görmezden gelmekte lazım bazı şeyleri.
Birkaç anı sığdırabilirken birlikteliğe,
Oturup ağıtlar yaktım…
Kendine geliştir ölümleri görmek,
Daha fazla gitmemek adına;
Mezar taşıma tutundum,
Zamanın ayaklarını kırdım…
G. DÜŞENLER
04 HAZİRAN 2014/ÇARŞAMBA
ESKİTME
İrkilen dudaklar;
Öfkenin yüzünü görmüş gibi…
Dibe vuran umutların ardından,
İzimi sürmek sana kaldı;
Yapabildiğin seyircilik olmasın…
Debelenip durdukça yalnızlığım,
Geçmişimin sızlanmaları başlıyor;
Saçak altı dinlemeleri gibi…
Üşümemeye çalışıyorum,
Yapayalnızım;
Bir başımayım,
Yazdıklarımı giydiriyorum üzerime…
Kurşunlara gebe düşlerime inat,
Terini tenimden ayırmak istiyorum.
Karanlığa bıraktığım gülümseyiş,
Lades tutuşmak gibi güneşle.
Şiirlerle yakalanmak var suçüstü,
Aslında oynadığım oyunlar tek kişilik…
G. DÜŞENLER
02 HAZİRAN 2014/PAZARTESİ
BİR GÜN GİDERSEN
Bir gün gidersen;
Gönül çay evinde otur.
Şehitler Çeşmesi tam karşında;
Sağında “ Büyük Cami “ buluşma adresimiz.
Bütün esnafları gez; selam söyle,
Haklarını helal etsinler; ölüm yitim dünyası…
Bir gün gidersen;
Erciş Lisesine uğra, anılarını tazele.
Belediyenin yanından yürü kuzeye kuzeye;
Her Ercişlinin hatırasında yeri olan “Bağlar’ a”.
Halim Hoca’nın Tahtı’ na git,
Atakan’ın Şıh Bağında” gazellere basarak gez…
03 HAZİRAN 2014/SALI
Bir gün gidersen;
“Ganiya Mahso” da su iç.
“Germav” da sıcak bir duş al sağlık için,
“Zilan Deresi” ni dinle yavaş yavaş.
Ovalara can veren kanalları gör,
“Koç Köprü” kanyonuna gir serin serin.
Bir gün gidersen;
İrşat ve Zilan çaylarını geç.
”Gökoğlan Türbesi”nde dua et;
Çocukluğumuzda anlayamadığımız sözlerle.
“Karakilis” de bir ayran iste,
Kocapınar da her ev konaktır misafirine…
Bir gün gidersen;
Haydarbey Ziyaretinde koç kurban kes.
“ Yekeağaç”tan sakın bir dal alıp gitme;
Hikmeti “ Abdurrahman’i Bin Ahf” da gizlidir.
Otur mezarlığın kuzeyinde,
Kendini ve beni de katarak bağışlanmayı dile;
Bir gün gidersen, çok şey var gönlümde…
G. DÜŞENLER
31 MAYIS 2014/CUMARTESİ
_ “Sen; camlarda gelişini seyrettiğim, giderken ardından ışıkları kapatma…”
01 HAZİRAN 2014/PAZAR
_ “ Gülümsemelerim; dışıma yansıyan acıların yüzümdeki ifadesidir…”
G. DÜŞENLER
30 MAYIS 2014/CUMA
KADER BEKLE DEDİ
Ömür nefes nefes çekip giderken,
Kader bekle dedi; dur yol başında.
Giden dert gelene hep el ediyor,
Kader bekle dedi; dur yol başında.
İki dirhem bir çekirdek aklın var,
Yaşa üç beş günü olma isyankâr,
Zaman çok kalleştir her günü zarar,
Kader bekle dedi; dur yol başında.
Tam orta yerinin yaşında bir gün;
Düşmeden gurbete olmadan sürgün,
Gönlün aşk elinden yemeden vurgun,
Kader bekle dedi; dur yol başında.
Duaya durunca gün seherinde,
Ha bir hazanında ha zemherinde,
Seni anlar biri günün birinde,
Kader bekle dedi; dur yol başında.
G. DÜŞENLER