…**DENEME 69…

HASRETİN RENGİ

Efkar basardı sensiz Erciş akşamlarında. Adına çizgi çekmek isterdim. Beceremezdim. Unutmayı ihanet sayardım sana. Çünkü her defasında; güneşten önce gelip beni beklerdim.

Seni son gördüğüm akşam; bir hayaldin, Bir rüyaydın san ki. Ruhun yoktu yanında. Sen yalnızdın. Sen mecburdun. Ben; seni herkesten iyi tanırım.

Sahipsiz; kimsesiz kaderimize sessiz ağladık otobüs durağında. Bakışların içimde kurşun sızısı. Feryadımız kaldı gök kubbede duyulmadı. Unutmak mümkün değil gördüklerimi. Parsellenmeden sınırlar, silkiniş zamanıdır. Giderken; beni oralarda bırakma demiştin.

Unutulmayacaksın. Yeniden teninin kokusunu almak için geleceğe özlemim. Tarifsiz bir acı sardı içimi. Herkesin herkese benzediği bir yerde; harman yeri gibi yüreğim.

Omuzumdaki hayat heybesinin bir gözünde bir teke sevgiden azık, diğer gözünde acılarım var. Ben eski ben değilim. Her isyan beni yokluyor. Ellerim boş. Odam ıssız; sensizliğe yorgunum. Bırak gece karası saçlarını rüzgara. bu uzun gurbet gecelerinde, gözlerde uyku yok; bari kokun olsun odamda. Ya da uzaktan yıldızlara el salla. Yıldızlar tanır beni.  Hasretin ateşini boş ver. Sen zaten içimde ateşsin volkan gibi. Kimse görmese de yandığımı.

Bir ömür kalmanın adına mazi diyorlar efsunlu alev gibi gecelerde. Hayat palyaço gibi renk renk. Her döndükçe bir yüzünü gördüm.

Hiç kimseyi sevmedi bu gönül; seni sevdiği kadar. Bu yüzden beni unutmanı beklemedim, benim gibi. Aramızda konuştu konuştu durdu aptal iftiralar dağ misali büyürken.

Bilirsin yalnızlık beni infaz etse de meyhaneleri sevmem. Baştan çıkarıcı bakışlarını alırım karşıma bütün kadehlere inat. Sitemim isyanım kendi kendime. Sevda bütün kulların hakkı; gökyüzünden yağan yağmur misali. Nasıl özlüyorum bir bilsen, o yağmurların yağışını.

Demiştim ya. Mehmet Hoca okusun ölüm salasını ve kendi elleri ile yıkasın. henüz vakit erken. Verimsiz bir toprak gibidir; kadınsız erkeğin hayatı.

Her gece bir günah işleyelim beden toprak olmadan. Kalbin kapısı zorlanmaz bilirim. İster ziyaret gülleri açarken, ister karlar yağarken günahkar olalım. Hiç uyumadım ki koynunda. Yatağının sıcaklığına özlemim ondan.

Ben bu memleketten alacaklıyım. Sensiz bu şehir. Sığındım evinin duvarına… Geldiğimde yoktun.

 

www.raifaras.12.07.2005

YARISI BENİM1

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir