YARIN İÇİN
Dünden bugüne; ne kazandık ne kaybettik gibi bir gailemiz yok nedense. Tüm çabamız yarın için. Her gelecek gün yarınsa, geçmişten alacağımız; yani arada harcadığımız sürede hiç eldemiz yok mu? Hiç kalanımız yok mu? Herşey fit mi? Kar, zarar yerli yerinde mi? ” El elde, baş başda” derler ya doğuda; öyle mi?.. Oysa ” iki günü eşit olan zarardadır ” diye öğretmişlerdi çocukluğumuzda… Nasıl bir hayat seçtik diye irdelemiyoruz. Sür gitsin bir koşuşturma. Amaçlarımız mı değişti; yoksa inançlarımız mı. Bu nasıl bir girdap. Halkadan halkaya geçince; hem derinlik hem hız artıyorda biz mi farketmiyoruz. Yoksa işimize geldiği gibi, ya da arzularımızın bizi götürdüğü yere mi gidiyoruz. Umarsızca…
Nasıl olsa öleceğiz. Gözümüz arkada kalmasın mı diyoruz acaba. Vur patlasın; çal oynasın zihniyetine mi kapıldık nedir… ” İaşesi olmayanın tenceresi boş olur.” dememişmiydi ninem… Şimdi ne oldu bize. Hani kavgamız yarınımız içindi. Dönüp bakmak; durup görmek lazım. Düşünmemiz lazım!.. Yarına ne hazırladık. Elde avuçta ne var… Yarın bir başımıza kaldığımızda; ne yapacağız… Eş; dost, ana; baba ve nefis de olmayacak. asıl o zaman ne yapacağız.
Haydi; bugünden yarın için köşeye birşeyler atalım biriksin… Biriktirdiklerimiz, kiloda hafif kıymette pahalı şeyler olsun. Maddi birikimlerin şimdi bize faydası var. Bu sebeple; manevi değeri yüksek olan kıymetlilerimiz olsun. Olsun ki; yarın kurtuluşumuza vesile olsun…
wwwraifaras.com31.12.2o10
YARISI BENİM 1